Güncelleme Tarihi:
Obama ve Romney, ABD Başkanlık seçimlerine 3 gün kala, CNN için kaleme aldıkları makalelerle, ABD'ye yönelik vizyonlarını anlattı.
“Amerika İçin Vizyonum” başlıklı makaleler, iki adaya, 60 milyon civarında seçmenin takip ettiği televizyon münazaralarından sonra, Amerikan halkının geneline bu sefer de yazılı olarak ve belki de seçimden önce son kez seslenme imkanı tanıdı.
Obama, Sandy kasırgasından girdiği makalesinde, yaşanan felaketin Amerikalıların zor durumlarda aralarındaki ayrılıkları nasıl bir kenara bırakıp, birlikte çalışabildiğini gösterdiğini belirtti.
ABD'nin 4 yıl önce iki savaş ve Büyük Buhran'dan bu yana yaşanan en kötü ekonomik krizle boğuştuğunu hatırlatan Obama, “Birlikte, bunların üstesinden geldik. Irak'taki savaş sona erdi, Usame Bin Ladin öldürüldü ve kahramanlarımız evlerine dönüyor. Son 2,5 yılda 5 milyondan fazla istihdam yaratıldı. Konut değerleri artıyor. Son 20 yılda hiç olmadığı kadar, yabancı petrole daha az bağımlıyız ve Amerikan otomotiv endüstrisi geri döndü” ifadesini kullandı.
Obama, henüz istenen noktaya ulaşmadıklarını, ancak ciddi ilerleme katettiklerini belirterek, 6 Kasım Salı günü Amerika için temelden farklı iki vizyon arasında bir seçim yapılacağını kaydetti.
“ADİL VE EŞİT FIRSAT”...
Amerika'nın refahının orta sınıfın gücü üzerine inşa edildiğine inandığını ifade eden Obama, en tepedeki birkaç zenginin durumu iyi olup da diğer herkesin geçim sıkıntısı çektiği bir durumda başarılı olamayacaklarını, başarı için herkese adil ve eşit fırsatların sunulması ve herkesin aynı kurallara göre oynaması gerektiğini vurguladı.
Bill Clinton'ın, ABD başkanıyken halkın yetenekleri ve fikirleri üzerine yatırım yapılırsa, iyi istihdam ve işlerin bunu takip edeceğine inandığını belirten Obama, Clinton'ın ortaya koyduğu ekonomik planın, en zengin Amerikalıların biraz daha fazla ödemesini, böylece bütçe açığını azaltıp, mesleki eğitim, araştırma ve teknoloji alanlarına yatırım yapılabilmesini öngördüğünü kaydetti. Obama, “Ve sonra ne oldu? İkinci döneminin sonuna kadar ekonomimiz 23 milyon yeni istihdam yarattı, gelirler arttı, yoksulluk azaldı ve bütçe açığı tarihin en yüksek bütçe artısına dönüştü” değerlendirmesini yaptı.
Obama, Romney'nin önerdiği yolun ise Clinton'ın görev süresi sona erdikten sonraki 8 yıl süresince denendiğini, en zenginlerin farklı kurallara göre oynaması ve daha büyük vergi kesintilerine tabi olması, şirketlerin istihdamı yur tdışına taşımaya teşvik edilmesi, büyük bankalar ve sigorta şirketlerinin önüne daha az sayıda kuralın konulması gibi unsurları içeren bu politikaların, ülkedeki yaşanan sorunların temel nedeni olduğunu savundu.
“ROMNEY'NİNKİ İHTİYAÇ DUYULAN DEĞİŞİM DEĞİL”
Seçim kampanyasının son haftalarında Romney'nin kendisini değişim ajanı olarak adlandırdığına işaret eden Obama, ancak onun önerdiği planların ihtiyaç duyulan değişim olmadığını belirtti.
“Gerçek değişimin nasıl bir şey olduğunu biliyoruz, şimdi bundan vazgeçemeyiz” diyen Obama, şunları kaydetti:
“Değişim, her yaştan insanın, iyi mesleklerin gerektirdiği yetenek ve eğitime sahip olduğu bir Amerika'dır. Değişim, gelecek nesil üretim ve inovasyona ev sahipliği yapan bir Amerika'dır. 'Bırakın Detroit iflas etsin' diyen aday ben değilim. Ben, Amerikalı işçilere ve Amerikan yaratıcılığına güvenen başkanım. Değişim, on yıllık savaş dönemini kapatıp, evimizde ulus inşası yapmak için sayfayı çeviren bir Amerika'dır. Değişim, yapabildiğimiz alanlarda harcamalarda kesintiye giderek bütçe açığımızı azalttığımız ve en zengin Amerikalılara Bill Clinton'ın başkanlığı döneminde ödedikleri gelir vergisi oranlarına geri dönmelerini istediğimiz bir Amerika'dır.
En tepedeki kesimlerin, Washington'da yeni bir destekçiye ihtiyacı yok. Washington'da destekçiye ihtiyacı olanlar, geceleri mektuplarını okuduğum Amerikalılar, her gün tanıştığım kadın ve erkekler, Las Vegas'ta bir otelde fazla mesai yapan aşçılar ve temizlikçiler, 55 yaşında biyoteknoloji alanında kariyer için yeniden eğitimden geçen mobilya işçisi, sınıfının kalabalıklığı yüzünden öğrencilerinin her biriyle daha az zaman geçirmek zorunda kalan öğretmen, gelecekte iyi bir konuma gelmenin hayalini kuran çocuklar, genişlemeye ve çalışanları için doğrusunu yapmaya çalışan küçük işletmeler... Tüm bu Amerikalıların Washington'da bir destekçiye ihtiyacı var. Bu Amerikalıların durumu iyi olduğunda, Amerika da iyi durumda olur. Şu anda ihtiyacımız olan değişim budur. Başladığımız işi tamamlamanın zamanı.”
"FIRSATLAR AMERİKALILARIN KAPISINI ÇALMIYOR"
Romney ise yazısında, “Amerika fırsatlar ülkesi. Ancak son dönemde, bu fırsatlar çok sayıda Amerikalı'nın kapısını çalmadı. Milyonlarca vatandaşımızın işsiz kalmasına neden olan ekonomik durgunlukla boğuşuyoruz. Etrafımız, parçalanmış hayaller, sekteye uğramış yaşamlar, ertelenmiş planlar ve sönmüş umutlarla dolu” değerlendirmesine yer verdi.
Bu durumun her zaman yaşanmadığını ve gelecekte de böyle sürmek zorunda olmadığını kaydeden Romney, birlikte bu sorunları aşabileceklerini belirtti.
Romney, başkan yardımcısı adayı Paul Ryan ile birlikte, 4 yılda 12 milyon istihdam yaratacak, 5 ana unsurdan oluşan bir ekonomik toparlanma planı ortaya koyduklarını hatırlatarak, bu plana dair özetle şunları kaydetti:
“Evlerimizi ısıtmak, otomobillerimize yakıt yüklemek ve ekonomimizi büyütmek için ihtiyacımız olan enerjinin daha fazlasını üreteceğiz. Geleceğin meslekleri için iş gücümüzü yeniden eğitime tabi tutacağız ve her bir çocuğun nerede yaşarsa yaşasın kaliteli eğitim görmesini sağlayacağız. Ticareti Amerika'nın yararına işler hale getireceğiz. Federal harcama ve borçlanma çılgınlığına son vererek, Washington'ı mali sağlığına yeniden kavuşturacağız. Vergi düzenlemesini reformdan geçirerek ve ekonomik büyümeyi boğan düzenlemeleri güncelleyip, yeniden şekillendirerek, ülkemizde istihdam yaratımının motoru olan küçük işletmeleri destekleyeceğiz.”
Romney, “Washington'da hiçbir şeyin kolay olmadığını, ancak bunları başarmak için iki partinin üyeleriyle de birlikte çalışacağını” belirterek, büyük çoğunluğu Demokrat olan bir eyaletin, Massachusetts'in valisi olduğu dönemde iki partiyi de kucaklayan bir anlayış sergilediğini ve ortaya çıkan sonuçlardan gurur duyduğunu kaydetti.
“ATIŞMA ORTAMINA SON VERECEĞİM”
Şu anda ABD'de, bir partinin, diğer partiyle uzlaşıya varmadan kendi gündemini kabul ettirmeye çalıştığı, kronik yüksek işsizlik gibi en önemli meselelerin üzerine gidilmezken, siyasi çıkmazlar ve tartışmaların ortama hakim olduğu bir dönemden geçildiğini savunan Romney, “Bu atışma son bulmalı. Ben buna son vereceğim. Amerika'nın sorunlarını çözmek için koridorun iki tarafına da elimi uzatacağım” ifadesini kullandı.
Ekonomik krizin sadece Amerikalıların hayatlarını etkilemediğini, ülkenin dış politika duruşunda da zafiyet yarattığını öne süren Romney, iç harcamaların kontrolden çıkmasının, Obama'yı, savunma harcamalarında da yüz milyarlarca dolarlık kesinti yapmayı teklif etmeye zorladığını savunarak, seçimi kazanması halinde, başkomutan olarak, Obama'nın orduya yönelik “derin ve keyfi” kesintilerini kaldıracağını belirtti.
Romney, “Askerlerimiz misyonlarını tamamlamak ve evlerine sağlam olarak dönmeleri için ihtiyaç duydukları araçlardan asla yoksun kalmamalı. Güçlü bir ordunun ilk maksadının savaşı önlemek olduğuna her zaman inandım. Savaşı önlemek yüksek düzeyde bir ulusal çıkardır. Ordumuzun, hiçbir düşmanın bize meydan okumaya cesaret edemeyeceği derecede güçlü olmasını sağlayacağım” sözlerine yer verdi.
Romney makalesini, “Üstesinden gelmemiz gereken sorunlar, bizden büyük değil. Bu sorunları aşabiliriz. Gerçek değişim ve gerçek bir seçim öneriyorum” ifadesiyle noktaladı.